# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z
Sanatçı Detay Şarkı Sözleri Albümleri

Mayhem


Mayhem Hakkında

Asaletin tarihi, 1984’te başladı… Mayhem, 1984’te, euronymous (ostein aaarseth), manheim (jorn stubbend) ve necrobutcher tarafından yaratıldı. grup, kendine bu ismi koyarken asaletin muziğinin, black metalin çıkış noktası olan venom’un «mayhem with mercy» adlı parçasından esinlenmişti. venom, celtic frost ve bathory, birçok haysiyetli grup gibi mayhem’in de ilham kaynakları oldular. o sıralarda black metal ismi, akla sadece venom’un kilometre taşı albümlerinden birini getiriyordu. oysa, yıllar sonra bu isim, akla bambaşka bir şeyi getirecekti… karanlığın, soğuğun, sonsuz nefretin ve «sorgulanan gerçek ruh» un müziğini…grubun o sıralar yapmak istediği aslında sadece gerçekten şeytani bir müzikti, yani 90’lara gerçek anlamda damgasını vuran tek metal fraksiyonunun asıl biçimiyle yaratıcısı olacakları akıllarından bile geçmiyordu. grubun ilk konserlerinde messiah, session vokalist olarak yer aldı ve kuruluşlarından 2 yıl sonra ilk demoları «voice of tortured skill» çıktı ve 1000 sattı. sonra 2. demoları kimsenin unutamadığı «pure fucking armageddon» … bu demo, o yılların stilini yansıtmakla beraber, bulunan bazı riffler ve vokal tonu ilerde dünya metal tarihinin hangi yöne gideceği konusunda önemli ipuçları veriyordu… vokaller, burada euronymous’a aittir… bundan sonra «voice of…»tan bir parti daha baskı yapıp piyasaya sürerler…maniac, gruba 1987’de girer ve bu isimle 3. demo deathcrush, creative stüdyolarında kaydedilir. demo, euronymous’ un şirketi deathlike silence productions’ tan çıkar, 1000 tane basılan kopya hemen biter, 93’te demo, aynı şirketten vinly ve cd olarak yeniden çıkartılır.
evıl’s rotten hand you’ll see
ı come forward, deathcrush…
dünya metal sahnesinde, birşeyler değişmektedir ama ne?kısa süre sonra maniac ve manheim gruptan ayrılır, maniac sonradan tekrar gruba girecektir, ama o zamanlar onun yerini dead alır. mayhem’e ayrı bir ruh katan efsanevi bir isimdir dead. (onu birazadan ayrıca yazacağım…) davula ise jan axel von blomberg diye biri gelir ama biz onu hellhammer diye biliriz. derhal yeni parça yazmaya başlarlar. bu kadroyla (gitar euronymous, bas necrobutcher, davul hellhammer, vokal dead) 2 compitilation için carnage ve the freezing moon’u kaydederler, morbid diye bir ısvecli grupla split album yaparlar. doğu avrupa’da çıktıkları bir turnede efsaneleşmeye başlamanın sinyalini verirler… leipzig’de verdikleri konserlerini «live in leipzig» adı altında gerçek fanları için vinly olarak çıkarırlar, sonradan bunun cd’sini de basacaklardır.o sıralarda zaten 90’lara gelmişizdir… mayhem’i sıradan bir satanik topluluktan daha fazlası yapan birşeyler vardır… bunlar karanlık inançlarını pratiğe de dökmüş, ve diğer aynı düşüncedeki müzisyen arkadaşlarına da yol açmışlardır. maniac’ın sahnede kendini doğraması, dead’in bunu dahada fenomen bir biçimde devam ettirmesi ile devam eder. mayhem «sorgulanan gerçek ruh» un, lord lucifer’in müziğini çalmaz, yaşar! mayhem bu ruhu yazmaz, hisseder! hissettiği içinde bunu en doğal birşeyi anlatmış gibi anlatır! black metal, mayhem için amaç değil araçtır! black metal için maniac, yakın tarihte nightshade magazine adlı internetten yayın yapan bir derginin kendileriyle yaptığı röportajlarında, aynen şöyle demiştir: «gerçek black metal çalabilmek için yaptığınıza inanmanız gerekiyor, aksi taktirde işi yapmak için güç bulamazsınız»euronymous’u n sahibi olduğu deathlike silence productions’un çıkardığı ilk ürün merciless’in ilk albümü «the awakening» ti… deathcrust’ta buradan piyasaya çıkmıştı, ama aynı şekilde ilerde mayhem’in gidişatını olumsuz yönde etkileyecek olan burzum’un 2 ürününüde çıkarı şirket… burzum’la aynı adı taşıyan ilk albüm ve «aske» adındaki mini lp leri…euronymous’un helvete adlı (norveççede cehennem) bir dükkanı vardı, kısa sürede norveç black metalinin merkezi oldu bu dükkan ve ınner circle orada kuruldu.

ınner circle, mayhem’in yanısıra burzum, dark throne, satyricon gibi ayrı yazı konusu gruplar, diğer bazı küçük gruplar ve satanist gençlerin meydana getirdiği bir oluşumdu. (günümüzün moda deyimiyle platformdu). oluşumun en temel amacı, norveç’i cehenneme mümkün olduğunca yaklaştırmaktı. norveç’in yaklaşık 1000 yıl önce hristiyan oluşuyla, bu ülke halkı öz kültüründen çok şey kaybetmişti, ayrıca ortaçağ’da hristiyanlık adına engizisyon mahkemelerinin terörü, bu insanların atalarının mahkemeler tarafından din adına sebepsizce yakılıp yıkılmaları, bu oluşumun hristiyanlık ve tanrıya sonsuz bir nefret duymaları için yegane sebepti… hristiyanlık terörü, şeytanı baş düşman ilan etmiş ve katlettiği masum insanları şeytanla işbirliği yapmakla suçlayarak katletmişti… ınner circle, şeytanı baştacı edindi. tanrı ve hristiyanlık en derin nefreti duydukları kavramlar oldular. bu nefreti ortaya koymakta gecikmediler. dinin yücelttiği bütün değerleri yıkma ve yok etme harekatına giriştiler. kiliseler yakıldı, mezarlıklar yağma edildi, fanatik hristiyanlara ve ayrıca homoseksüellere karşı cinayetler işlendi, ve euronymous’a göre bunlar sadece başlangıçtı. ve sonradan oluşumda meydana gelecek bazı çatlaklar olmasa, daha ağır eylemler yapılacaktı. anton lavey etrafındaki amerikalı gruplarca (acheron, pazuzu) yürütülen church of satan oluşumuna karşı, bunlar satanizmin daha klasik ve ortodox biçimini uyguluyorlardı. bundan paradise lost, atrocity gibi satanist olmayan light gruplarda nasibini aldı, bu gruplar kuzeyde konser verdiklerinde saldırıya uğradı, turne otobüsleri yakıldı filan. o sıralar tam anlamıyla bir black metal mafyası söz konusuydu. gruplar, corpse painting diye tabir edilen makyajla, çivili aksesuarlar ve simsiyah kıyafetlerle fotoğraf çektirip, sahneye çıkıyordu. king diamond’dan makyajı, venom gibi gruplardan çivili kemer ve bileklik olayını alıp, imajıyla müziğiyle özel bir tavır yaratıp, günümüze geldiler. 2-3 yıl öncesine kadar bunların sahneye makyajlı çıkması konusunda etrafımızda, black metalin fazla içinde olmayanlar bir geyik yaparlardı. işte bunlar o kadar kilise yakıp adam öldürüyor ya, tabii poliste bunları arıyor, e bunlarda müzisyen, ayrıca dünya çapı ünlüler, devamlı medyada göz önündeler, polis 2 dergi tarasa hemen bulur izlerini, işte o yüzden tanınmamak için makyaj yapıyorlarmışmış… millet neler uyduruyor ya…bütün bunlar daha yeni başlamışken, grubun fenomen vokalisti dead, kafasına silahla eteş ederek intihar etti. bunun üzerine birçok şey yazıldı, çizildi. bilinen bir gerçek ise dead’in kendini artık bu dünyaya yakın hissetmemesiydi. (zaten bunu baştan hissetmediği kullandığı addan belliydi). birde black metal sahnesindeki dejenarasyonun ve black metalin medyaya konu olmaya başlamasının onu olumsuz etkilediği ve bu yüzden intihar ettiği söylenir, ama dediğim gibi söylenir, bence hiçbir önemi olmayan bir dedikodu. dead’in öldükten sonra kafası dağılmış bir haldeyken fotoğrafı çekildi ve grup, bu fotoğrafı, sonradan piyasaya çıkaracaklar ve bence oldukça kötü bir kayda sahip olan «dawn of the black hearts» konser albümünün kapağı yaptı. dead, sert görüntüsü ve yansıttığı ebedi nefretin yanında oldukça hassas bir insandı aslında, şizoitti ve kendi içindeki bunalımları ve gördüğü halüsinasyonlar onu intihara sürükledi. satanizmle kafayı iyice bozmuştu, ölmeden kısa bir süre önce yazdığı bir mektupta odasının mavi bir ışıkla dolduğunu sonra bu ışığın beyaza dönüştüğünü anlatmıştı, ve ölmesi ruhunu başka bir boyuta geçirmesi gerektiğine, inancı doğrultusunda böylece karar verdi. dead’i belkide efsane yapan, onun şizoitliğiydi, kendi yazdığı the freezing moon’un sözleri onu en iyi anlatandır:
darkness is growing, the eternity opens
the cemetary lights up again, as in ancient times
fallen souls, die behing my steps
by following the freezing moon…
dead’in ölümü grubu sarsar, oysa grup, 2 yıl sonra, mayhem’i mayhem yapan elemanını kaybedecektir… yollarına devam ederler… daha önce vinly olarak çıkarttıkları «live in leipzig»i cd olarak o zaman piyasaya sürerler.1993 yılında efsanevi albümleri «de mysteriis dom sathanas» (yani «lord satan’ın gizli ayinleri») piyasaya çıkar. dead’in yerine çekoslovakyalı grup tormentor’un macar vokalisti attila gelir. albümün vokal bölümlerini ise dead yazmıştı zaten. o sırada necrobutcher, gruptan ayrılmıştı. dead’in en yakın dostlarından biriydi ve onun ölümüne dayanamamıştı. yerine, euronymous, ilerde grubun kaderini değiştirecek olan burzum lideri nam-ı değer count grishnackh olan varg vikernes’i çağırdı ve albümde basları çalan varg oldu. ikinci gitardada thorns adlı bir gruptan blackthorn (snorre ruch) yer aldı. albüm kuşkusuz ki, yeryüzündeki her gerçek black metal fanının arşivini kana bulamıştır. 8 parçalık bu klasikte, nefretin sönmez ateşi, karanlık ruhlara ve siyah kalplere meşale olur. özellikle cursed to eternity, albümün en iyi parçasıdır bence… sonsuz nefretin yarattığı ne güzel senfonidir ki bu, albümde yer almayan maniac’ın yıllar sonra bir röportajda vereceği black metalin tarifiyle «heavy bass, vahşi gitarlar, savaş seslerini andırır bir davul icrası ve ateş soluyan vokaller» işte bu albümde mevcuttur. karanlık ormanlarda dolunay eşliğinde yürürken size güç verende budur. norveç gibi kışları güneşin bir doğup 3 saat sonra battığı, ve sıcaklığın (?) eksi 20 dereceye bile vardığı bir ülkede böyle bir albüm çıkmasından daha doğal birşey olamaz, işte bu yüzden black metal karanlığın ve soğuğun müziği oluyor. ne kadar yazsam boşuna aslında, bence gidin ve albümü alın.bu albümün çıkması ve büyük başarıya ulaşmasından sonra varg vikernes ve euronymous arasında problemler çıkar. ınner circle’ın lideri tartışmasız euronymous’tu. vikernes ise oluşumda, kısa sürede neredeyse onun kadar önemli bir konuma gelmişti. kilise yakma olaylarını ilk başlatanlardan biriydi ve yapılan birçok eylemde stratejiyi o veriyordu. aralarında kıskançlıklar baş gösterdi, özellikle varg cephesinde. varg dikkat çekmeyi çok seven bir insandı, devamlı medyada yer almak istiyordu. ınner circle’da da liderliğin kendi hakkı olduğunu düşünüyordu ve böylece euronymous ile düşman oldular… hellhammer bir röportajında o günleri şöyle anlatır:»bence count crishnackh’ı (vikernes) çıldırtan, euronymous’un bencilce düşünmesiydi. ben, ortada kalmıştım. varg’ın «ah, bu herif çok boktan» yada euronymous’un «bu idiotu gerçekten öldürmek lazım» dediğini duyuyordum. o zaman düşündüm ki, madem savaşmak istiyorlar, savaşsınlar. çünkü, işin sonunun buna varacağını tahmin ettim»varg vikernes ile euronymous birbirlerine öyle düşman olmuşlardı ki, bu düşmanlığın bitmesi için ikisinden birinin bu dünyadan gitmesi lazım gelmişti…

10 ağustos 1993 gecesi, vikernes ile blackthorn arabayla bergen’den euro’nun bulunduğu oslo’ya geldiler… varg, euronymous’un olduğu apartman dairesine çıktı, blackthorn arabada bekliyordu, euronymous gecenin köründe varg’ı karşısında bulunca şaşırdı, belkide içine öleceği konusunda garip bir his te doğmuştu. ama zaten, o da varg’ı öldürmeyi planlıyordu. varg, ona burzum’un deathlike silence ile olan anlaşmasını konuşmaya geldiğini söyledi, euronymous’da onu içeri aldı. bunu konuşurken tartışmaya başladılar, zaten varg’da tartışmanın şiddetlenmesi için fırsat kolluyordu. iyice sinirlenen euronymous, varg’a saldırdı ve onu itti. varg’da bıçağı çekip defalarca ona sapladı. euronymous, ölmüştü… varg, burzum’un kanıyla imzalamış olduğu şirketle olan anlaşmasını salak gibi orada bıraktı, suç aletini kullanırken eldivende giymemişti, polis kısa bir araştırmadan sonra katilin o olduğunu hemen anladı ve varg, 21 yıl hapse mahkum oldu. sonradan şartlı tahliye oldu ama kilise yakmaktan tekrar içeri girdi. olay, medyada geniş yer aldı ve norveçli satanistlerin ünü iyice yayıldı.hellhammer, o andan sonrasını şöyle anlatır:»euronymous’un öldürüldüğünü biliyordum ama bunu kimin yaptığını bilmiyordum. ertesi gün, blackthorn’u aradım, korkudan donmuştu, ağlamaya başladı ve ona «hey, ne bok yediniz?» diye sordum. ona count crishnackh’ın evde olup olmadığını sordum, hayır dedi. onunla konuşmak imkansızdı, telefonu kapattı. bir sonraki gün crishnackh ile konuştum, oda bana blackthorn’un birşey yemeden, konuşmadan kanepede yattığını söyledi. kafasından travma geçirmiş gibiydi. doğal olarak kendi kendime sebebini sormaya başladım. ama aynı zamanda norveç, isveç ve finlandiyalı gruplar arasında savaş vardı, ve ben dahil birçok kişi bunu yapanın o (komşu ülkelerdeki) çocuklardan biri olduğunu düşünmüştü. bu işe crishnackh ve blackthorn’un bulaşmış olduğunu öğrendiğim zaman, bu benim için gerçekten büyük sürpriz oldu»hellhammer, de mysteriis dom sathanas’ın bas kısımlarını yeniden kaydettirdi. varg’la ilgili herşeyi hayatlarından çıkarmak istedikleri kuşkusuzdu. ama asıl önemli olan, euronymous’un ölümüyle black metal sahnesinin uğradığı büyük kayıptı…grup, bütün bu yaşananlardan sonra bir süre sessiz kalır… euronymous’un ölümünden sonra grubun lideri haline gelen hellhammer, grubu 1995’te yeniden kurar. bu sefer kadroya eski elemanları alır. yeniden vokale maniac, ve yeniden bass’a necrobutcher geçerler. gitarlarda ise artık blasphemer (rune erickson) vardır. 1997’de yeniden kurulduktan sonra ilk defa almanya’da bischofwerda diye bir yerde verdikleri bir konserde göz önüne çıkarlar. en az, leipzig’deki konserleri kadar efsanevi bir konserdir ve grup için muhteşem bir geri dönüş olur. tarihin bitmediğini ise, 1997’nin sonunda yaptıkları «wolf’s lair abyss» kanıtlar…mayhem’i yazarken, bunu özellikle black metali cradle of filth ve dimmu borgir ile tanıyan bir kesime işin özünü anlatmak için yaptım, tabii bu saydığım 2 grupta çok sağlamdır ve büyük bir zevkle dinlerim ama kuşkusuz ki mayhem ve diğer çağdaş norveçli gruplar black metale asıl anlamını kazandıran müzisyenler oldular. ben de, mayhem tarihçesi adı altında, 2. kuşak nordik black metalin kısaca tarihçesini yazmaya çalıştım. karanlığın ve soğuğun asil müziği için bu yazı az bile, ama gerezekalılar anlayamazlar bunu. olsun, genede karanlıkta ayışığında birbirimizi buluruz, black metal trend olsa da, olmasa da. ben ise, black metalin eski popülaritesi bitsede, black metalin ölmeyeceğinden eminim. …mayhem’in ölmeyeceğinden emin olduğum gibi… olsa olsa, black metal onu başka bir trend için terketmeyecek gerçek fanlarına kalır, olması gerekende budur zaten… black metal, ancak lord lucifer ölünce ölür, diye birşey yazabilirmiyim? yazdım bile.


Mayhem Şarkıları


A Bloodsword And A Colder Sun  
A Grand Declaration of War  
A Time to Die  
A Wise Birthgiver  
Ancient Skin  
Anti  
Black Metal  
Buried By Time and Dust  
Carnage  
Chainsaw Gutsfuck  

Tüm Mayhem Şarkı Sözleri

Mayhem Albümleri




De Mysteriis Dom Sathanas
2 Parça
30 Oct 2007, 00:00

 



Deathcrush
2 Parça
30 Nov 1992, 00:00

 

Tüm Mayhem Albümleri

Mayhem Benzeri Sanatçılar



0

En Popüler 5 Yerli Sanatçı


Tarkan

Sezen Aksu

Sertab Erener

Vega

Duman

En Popüler Yerli Sanatçılar

En Popüler 5 Yabancı Sanatçı


Coldplay Coldplay

Lana Del Rey Lana Del Rey

Arctic Monkeys Arctic Monkeys

Ed Sheeran Ed Sheeran

Daft Punk Daft Punk


En Popüler Yabancı Sanatçılar

En Popüler 5 Yerli Şarkı


Sekiz 2

Sekiz
Zamanda Yolculuk

Contra
31 Ekran

Hidra
Hakkari 24 Şehit

Serseri Styla
Sevduğum

Marsis

En Popüler Yerli Şarkılar

En Popüler 5 Yabancı Şarkı


22

Taylor Swift
Royals

Lorde
Wrecking Ball

Miley Cyrus
Apokalips

Pentagram
Do I Wanna Know?

Arctic Monkeys

En Popüler Yabancı Şarkılar

En Yeni 3 Şarkı


The Black Keys The Black Keys
Weight of Love Şarkı Sözü
Kasabian Kasabian
treat Şarkı Sözü
Linkin Park Linkin Park
Until it's Gone Şarkı Sözü

Rüya Tabirleri Sitesi

Burçlar Sitesi

Bebek İsimleri Sitesi

Contra
Zamanda Yolculuk Şarkı Sözü


Anonim
Benim Memleketim Şarkı Sözü


Oğuzhan Uğur
Gereksizse Söndür Şarkı Sözü


Pera
Sensiz Olmaz Şarkı Sözü


Haylaz
Sebebim Oldun Şarkı Sözü


Şevval Sam
Hey Gidi Karadeniz Şarkı Sözü


Sevcan Orhan
Dermanı Sende Şarkı Sözü


Yücel Arzen
Eyvallah Şarkı Sözü


Fundyy
Başka Gözlere Baktığında Beni Gör Şarkı Sözü


Pentagram
Apokalips Şarkı Sözü


Ayşe Gökalp
Sevmek Yok Artık Şarkı Sözü


Gözde Staf
Geri Geldim Şarkı Sözü


Contra
16 Bar Şarkı Sözü


Hakkı Coşkun
Malatya Malatya Bulunmaz Eşin Şarkı Sözü


Yüzyüzeyken Konuşuruz
Konuşulacak Şeyler Şarkı Sözü


İrem
Hayalet Sevgilim Şarkı Sözü



Copyright © 2013 Şarkı Sözleri.web.tr Her Hakkı Saklıdır.
Şark Sözleri Hakkında - İletişim - Sık Sorulan Sorular - Gizlilik Sözleşmesi - Kullanım Şartları
Sosyal Medyada Biz - Twitter - Facebook - Google +
Sayfa 0.602984 saniyede oluşturuldu. Sitemizde 3256 sanatçıya ait 27268 adet şarkı sözü bulunmaktadır.
DMCA.com